Soma’da Anne Olmak
“Oğlum yüzme bilmez!”
“Evladımın kurtulduğuna sevinemiyorum.”
“Babam işten dönmedi mi?”
“Kocam keşke o gün geç kalsaydı… Keşke o gün hiç gitmeseydi”
“Yıkadık, yıkadık, ellerinden kömür izini çıkartamadık…”
Bugün kara gün 13 Mayıs. Soma maden faciasının üzerinden bizler için 1 yıl geçti. Onlar için ömür boyu dinmeyecek bir acı bu. Kiminin evladı, kiminin babası, amcası, dostu, komşusu, ağabeyi artık yok.
Babasız çocuklar… Baba, ağabey, amca, dayı olan, bazen hepsi olan anneler! Soma’lı anneler onlar. 350tl maaş alıyorlar. 350tl!
Soma’ya el vermek istersen, en güvenilir, doğru adres bu linkte
Bizim sorumuz basit ve kısa;
Kaza mıydı?
#SomadaAnneOlmak panelini gerçekleştiren Türk Eğitim Derneği, Geçen 1 senenin ardından yapabildiklerini anlattılar, çocuklarla ilgili çalışmalarını paylaştılar, Soma’lı annelere söz hakkı verdiler. Anneler yaşadıklarını paylaştılar Basın bültenini olduğu haliyle paylaşıyoruz.
13 Mayıs 2014 tarihinde Soma’da yaşanan maden kazası sonrasında, 14 Mayıs 2014 tarihinde Soma’ya El Ver Kampanyası’nı başlatan Türk Eğitim Derneği 23-24 Mayıs 2014 tarihlerinde 10 kişilik bir ekiple saha çalışmalarını başlattı. Kampanyanın amacı; Soma’da yaşanan maden faciasında babalarını kaybeden ve eğitim-öğretimini sürdürmekte olan çocuklara eğitim bursu, psiko-sosyal destek ve eğitim materyali desteği sağlamaktı.
Soma’da Anne Olmak panelinde Somalı anneler yürek burkan hikayelerini dile getirdiler
Soma’da yaşanan maden kazası sonrasında “Soma’ya El Ver Kampanyası”nı başlatan Türk Eğitim Derneği, Soma’da dünden bugüne gelinen noktayı ve yapılan çalışmaları 11 Mayıs 2014 tarihinde Soma’da Anne Olmak panelinde Soma anneleri ve uzmanlarla birlikte masaya yatırdı.
Panelde Somalı anneler Hidayet Tokgöz ve Leyla Cambal’ın yanı sıra sanatçı Filiz Akın ve Hacettepe Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferhunde Öktem yer aldı. Paneli gazeteci İsmail Küçükkaya modere etti.
Türk Eğitim Derneği Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu panelin açılış konuşmasında şunları söyledi: “Türk Eğitim Derneği olarak Milli Eğitim Bakanlığı ile yaptığımız protokol çerçevesinde sadece 186 çocuğumuzun eğitim giderleri için hesaplara para yatırmakla kalmıyoruz. Uzman ekiplerimiz belli periyotlarla Soma’ya gidiyorlar.”
Filiz Akın panelde Soma’da tanık olduğu yürek burkan öyküleri aktarmasının ardından şunları söyledi: “Soma’da cok acıklı hikayeler var. Yaklaşık on bin kişinin etkilendiği tahmin ediliyor. Çok büyük acılar yaşandı, halkımız bunu derinden hissetti, gözyaşı döktü. Oradaki anaların bir kısmı evlatlarını, daha genç anneler kocalarını kaybetti. Biz onların acılarını alamayız ama yardımda ve katkıda bulunabiliriz. Bu nedenle Türk Eğitim Derneği olarak bu paramparça hayatlara dokunmak istedik. Ben TED’in burslu bir öğrencisiyim. TED olmasa benim hayatım da farklı olabilirdi. Türk Eğitim Derneği bana güçlü olmayı korkmamayı taviz vermeden hayata devam etmeyi öğretti. Geçtiğimiz günlerde yitirdiğimiz Enes de büyüyüp okula gidebilseydi bizim meşalemiz olacaktı. Ben de bir meşaleyim. Arzumuz Soma’daki çocukların hayatlarına dokunmak, ailelerine verdiğimiz destekle okuyup başarılı olmaları. Dileriz ki bu meşale hem onları hem ülkemizi aydınlatsın.”
Somalı anneler Hidayet Tokgöz ve Leyla Cambal, Soma’da anne olmanın hem anne hem baba olmak demek olduğunu vurgulayarak eşlerinin çocuklarını okutabilmek için madende çalıştığını söyledi. Soma faciasının unutulmaması ve çocuklarına sahip çıkılması isteklerini dile getirdiler. Özel işletme ve kamuda sorumluluk sahibi olanların cezasını çekmesi gerektiğini bir kez daha vurguladılar. Adaletin yerini bulmasını istediklerini şu sözlerle dile getirdiler: “Soma’da anneler dayanması çok zor acılar yaşıyorlar. Bir yandan eşlerinin, yoklukları bir yandan yetişmesi gereken evlatlar. Bizler isteriz ki çocuklarımıza olduğu kadar annelerimize de eğitim seminerleri verilsin desteklensin. Kaygı içinde olmasınlar. Soma’daki eşler ve anneler psikolojik ve toplumsal baskı altındalar. Üzerlerine renkli bir bluz bile giyemiyorlar. Türk toplumunda yalnız yaşayan, eşini kaybeden bir kadının yaşaması çok zor. Çocuklar resimlerinde mutlaka kömür, siyah, sürekli koyu renkler kullanıyorlar. Bunun için Soma’ya el verin.”
Hacettepe Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferhunde Öktem “Soma’da mutlaka sağlıklı özdeşim nesneleriyle çocukları donatması gerekir, burslu abilerin ablaların çocukların elini tutması, onlara el verilmesi bu açıdan da onlar için önemlidir. Halen oynayan yedi televizyon dizisinde tecavüz sonrası olan aşklar sevgiler söz konusu. Onlara sağlıklı özdeşim nesneleri koyamazsak, bu kahramanlarla özdeşim kuracaklar. Bu çok hırpalayıcı bir tablo ortaya koyacaktır. İnsanları farklı kılan yere düşmeleri değil yerden nasıl kalktıklarıdır. Bu noktada toplumumuza büyük rol düşmektedir” dedi.
Geri bildirim: Soma’da Anne Olmak | Budamedya