Kızlara ses ver!

“Kızlara ses ver” nedir?

National Geographic Channel’in, kız ve erkek çocuklarının eşit eğitim hakkı için UNICEF Türkiye Milli Komitesi ile birlikte başlattığıbir kampanyadır. Kampanyanın ilham kaynağı olan Malala, çok özel hikayesi olan, cesur bir Afgan kızı.

Malala Yousafzai kimdir?

Biz ‘çok özel hikayesi olan’ dedik ama, kendisi diyor ki ‘Ben hikayemi çok özel olduğu için anlatmıyorum, tam aksine özel olmadığı için anlatıyorum.’ Çünkü ülkemiz da dahil olmak üzere, tüm dünyada Malala’nın durumunda olan binlerce kız var! Kendisi gibi binlerce kızın hakkı olan eğitimi alabilmek için çaba göstermesi gerektiğinin bilincinde olan Malala’nın hikayesine gelince..

1997 doğumlu Malala, Pakistan’ın kuzey batısında bulunan Swat bölgesinde bulunan Mingora adlı bir kasabada doğdu. Malala’nın ismi de özel ve adeta seçilmiş. Çünkü babası Ziauddin Yousafzai onu bir Pashtun kahramanı olan Malalai’den esinlenerek isimlendirdi.

Baba Ziauddin, yeni şeyler öğrenmeyi seviyordu ve  ailenin evinin yanında kendi açtığı bir okulu yönetiyordu. Dünyada okula gitmeyen çocuk sayısının ikinci en yüksek olduğu Pakistan’da bir eğitim savunucusu olarak tanınmaya başlamıştı ve Taliban rejimine rağmen korkusuzca savunduklarını gerçekleştiriyordu. Taliban rejimi iseher gün daha sertleşen bir tavır ile kız çocuklarının okula gitmesini engellemeye çalışıyor, hattave hatta okul binalarını yerle bir ediyordu.

Malala babasının öğrenme tutkusunu paylaşıyordu ve okula gitmeyi çok seviyordu. 2009 yılında Taliban’ın Swat üzerindeki askeri gücü arttı. Malala, takma isim altında, okulunun saldırıya uğramasından duyduğu korku ve Swat’ta artan askeri hareketliliğe dair BBC’nın Urduca servisi için bir blog yazmaya başladı. Televizyon ve müzik yasaklanmış, kadınların alışverişe çıkması engellenmiş ve Ziauddin’ın okulunun kapanacağı söylenmişti.

Malala ve babası ölüm tehditleri almaya başlamalarına rağmen eğitim hakkını savunmaya devam ediyorlardı. Bu sırada, Malala’ya The New York Times için yapılan bir belgeselde yer verildi ve BBC blogunun yazarı olarak ifşa edildi.

Malala, ‘içeriden’ yaşadıklarını aktararak cesurca blog yazılarına devam ediyordu. 2011 yılında Pakistan’ın ilk gençlik barış ödülünü kazandı ve başpiskopos Desmond Tutu tarafından Uluslararası Çocuk Barış Ödülüne aday gösterildi. Ancak artık ismi ifşa olmuştu ve Taliban bu popülariteye daha fazla musamma gösteremezdi. Ne mi oldu? Öldürülmesine karar verildi…

Babası ‘Çocuklara dokunmazlar diye düşünüyordum.. Bu kadar kötü olamazlar, diyordum’ dedi ama korktuğu oldu. Ekim 2012’de Malala ve kız arkadaşlarını taşıyan servis aracı maskeli ve silahlı kişilerce durduruldu ve saldırgan servise girip ateş açtı.

Malala başı, boynu ve omuzundan giren 1 kurşunla vuruldu. Saldırıda 2 kız arkadaşı daha nişan alarak yaralandılar. Malalaönce yerel hastaneye kaldırıldı, ardından İngiltere Birmingham şehrindeki bir askeri hastaneye nakledildi. Hayati tehlikeyi atlattıktan sonra bile, tamamen iyileşip iyileşmeyeceği uzun süre belirsizliğini korudu. Malala o hastaneden 11 ay sonra taburcu olabildi.

Taliban’ın Malala’yı öldürme teşebbüsü dünya çapında kınandı ve Pakistan’ın her yerinde protesto edildi. Saldırıyı izleyen haftalarda, 2 milyondan fazla kişi eğitim hakkı için bir dilekçe imzaladı ve meclis Pakistan’ın ilk Ücretsiz ve Zorunlu eğitim kanun tasarısını hızla onayladı.

Bu süre zarfında Malala’nın ailesi de İngiltere’ye alındı. 2013’de babası, Malala Fonu’nu kurdu.

2014 Nobel Barış Ödülünü Malala aldı.  Malala ödülü Hintli çocukların hak ve eğitimlerinin savunucusu Kailash Satyarthi ile beraber kabul etti. Malala $1.1 milyonluk ödülünü de eğitime yönlendirdi ve Pakistan’da kız çocuklarına bir ortaokul yaratılması için bağışladı.

Kızlara Ses Ver kampanyasına destek vermek için:

Her paylaşım, yeni bir ses. Destek olmak için, sen de #kızlarasesver